| Full Download - FullyDown Forum
|
| | 2009 Öss Soruları ve Cevapları | |
| | Author | Message |
---|
CÉDRİC Admin
Mesaj Sayısı : 646 1428 Rep : 24 Yaş : 33
| Subject: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Sun Jun 14, 2009 6:40 am | |
| 2009 öss sınavına çok az bir zaman kaldı ve heyecan gittikçe artıyor, 14 Haziran'da yapılacak sınav birçok adayın kaderini belirleyecek.Bu yıl öss soruları ve cevapları televizyonlarda sınavın ardından yayımlanmayacak sınavdan bir gün sonra televizyonlarda yayımlanacak ancak 14 Haziran günü (sınav günü) saat 15:00 da 2009 öss soruları ve cevaplarına sitemizden ulaşabilirsiniz.2009 Öss Soruları ve Cevaplarına ulaşmak için yapmanız gereken tek şey 14 Haziran saat 15:00 dan sonra sitemizi ziyaret etmek olacak.2009 Öss Sınavına girecek bütün üniversite adaylarına başarılar dileriz.[You must be registered and logged in to see this link.] | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:24 am | |
| BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKÇE TESTİ (Tür) 1. Bu testte 30 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. Diğer sayfaya geçiniz. 1 1. Aşağıdakilerin hangisinde, yazara ilişkin açıklamayla ayraç içinde verilen nitelik birbiriyle uyuşmamaktadır? A) Dilin anlatım olanaklarının sınırlarını genişleterek okurlarına yeni dünyaların kapılarını açar. (yaratıcı olma) B) Olayları, insanları, hatta cansız varlıkları duygulu, renkli bir biçimde dile getirir. (anlatımsal etkileyicilik) C) Her yaratısından sonra ara vermeden bir yenisini düşünür. (üretkenlik) D) Anlattıklarına yönelik ipuçları vererek okurun düşünme ve düş gücünü kamçılar. (kişiliğini gizleme) E) Yapıtlarında, okur yaşananlardan kesitler bulur. (gerçekleri yansıtma) 2. Aşağıdaki tanımlardan hangisi ayraç içinde verilen kavramla uyuşmamaktadır? A) Şiirde dizeyi, düz yazıda cümleyi oluşturan sözcüklerin ses özelliklerine göre sıralanışından doğan uyum. (ahenk) B) Yazınsal yaratılarda yer alan ögelerin birbirine bağlanıp bütünleşerek oluşturdukları düzen. (biçim) C) Bir yapıtta anlatılmak isteneni örneklerle yansıtma. (ayrıntı) D) Sanatçının bir olayı ya da konuyu belli bir yönden ele alıp değerlendirmesi. (bakış açısı) E) Yazınsal yaratılarda yansıtılmak isteneni daha canlı, etkili, görünür kılmak amacıyla zihinde canlandırılmaya çalışılan görüntü. (imge) 3. Dost canlısı, sevgi dolu, nitelikli bir insandı. Dünyaya hep yüreğinin penceresinden baktı. Yardıma ihtiyaç duyduğu en güç günlerinde, en çok güvendiği kişileri yanında görmediğinde bile onları sevmekten, bağışlamaktan kaçınmadı. Kırgınlıkların nedenini kendinde aramayı yeğledi. Bu parçada geçen “dünyaya hep yüreğinin penceresinden bakma” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Olayları, durumları duygularına göre değerlendirme B) Çevresindekileri üzmekten kaçınma C) Yaşananları değişik yönleriyle düşünme D) Yakınlarının mutluluğunu isteme E) Kendi düşüncelerinin doğruluğuna inanma 4. Onun karikatürlerinde dondurulmuş kareler birden harekete geçer, yansıtılan kişiler canlılık kazanırdı. Bu cümlede, söz konusu karikatürlerin hangi özelliği belirtilmek istenmiştir? A) Yaşananları eleştirme B) Gerçeklik duygusu uyandırma C) Öğretici olma D) Çok yönlü düşündürme E) Güncel olanı yansıtma | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:26 am | |
| 5. Picasso, “Ben başkalarını değil, asıl kendimi kopya etmekten korkarım.” der. Picasso bu sözüyle sanatçıların nasıl bir tutum içinde olmaları gerektiğini belirtmek istemiştir? A) Başkalarına benzememe ilkesine bağlı kalmalıdır. B) Sıradan şeylerden sıra dışı ürünler yaratabilmelidir. C) Farklı olma düşüncesiyle anlaşılması güç ürünler ortaya koymamalıdır. D) Bireysel konulardan yola çıkarak toplumsal gerçekleri dile getirmelidir. E) Her yeni çalışmasında, öncekilere benzemeyen özgün yapıtlar ortaya koymalıdır. 6. (I) Kütüphaneler kültürel yaşamı besleyen ve geliştiren ana damarlardandır. (II) Ne var ki kâğıt üzerinde sayıları artmış gibi görünse de Türkiye’de neredeyse 50.000 kişiye bir halk kütüphanesi düşmekte. (III) Oysa Almanya’da bu rakam 6000. (IV) Öte yandan, ülkemizde son otuz yıllık dönemde halk kütüphanelerine üye olanların oranının da % 1 ya da % 2 olduğunu belirtelim. (V) Bu oranın ABD, İngiltere, Finlandiya’da % 60 dolaylarında olduğu söylenebilir. (VI) Bu sayısal değerler, kültürel yaşamımızda etkili bir yeri olan kütüphanelerin yetersiz olduğunu her yönüyle açık seçik gösteriyor. Kütüphanelerin ele alındığı bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, işlevinden söz edilmektedir. B) II. cümlede, gereksinimleri karşılamadığı belirtilmektedir. C) IV. cümlede, saptama yapılmıştır. D) V. cümlede, kesinlik söz konusudur. E) VI. cümlede, önemli bir sorun dile getirilmiştir. 7. (I) Köşe yazılarını dışarıda tutacak olursak günümüz edebiyatında türler arasında kesin çizgiler pek kalmadı. (II) Uzun öykü, anlatı, roman iç içe geçebiliyor. (III) Bu durum bana kolaylık sağlıyor. (IV) Kaldı ki ben yazmaya başladığımda sonunun türsel açıdan nereye varacağını kestiremiyorum çoğu zaman. (V) Deneme diye başlıyorum öykü çıkıyor, öyküye başlıyorum romanlaşıyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangileri, kendinden önceki cümlede belirtilenleri destekler niteliktedir? A) II. ve III. B) II. ve V. C) III. ve IV. D) III. ve V. E) IV. ve V. 8. “Bu roman tamamen gerçekleri yansıtıyor.” demekle, “Bu yapıttaki her şey hayal ürünüdür, gerçek hayattakilerle benzeşmeler rastlantıdan başka bir şey değildir.” demek aynı ölçüde gerçek dışıdır. Romanla ilgili bu sözlerle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Düşle gerçek birbiriyle kaynaştırılarak verilir. B) Düşsellikle gerçekliğin dengesini kurmak güçtür. C) Gerçeğe ya da düş gücüne dayalı oluşuna yazar değil, okur karar verir. D) Düşselliğin gelişigüzel kullanılması yapıtın değerini azaltır. E) Tümüyle gerçeklere dayandırılması ona inandırıcılık kazandırır. 9. Yazı yazmak, yemek pişirmeye benzer. ----. Burada önemli olan, uygun yöntemle, ustalıkla pişirebilmektir. Yukarıda boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) İkisi de uzun süren ve derinlemesine düşünmeyi gerektiren bir hazırlık dönemi ister B) Kimseden etkilenmeden, özgün bir ürün ortaya koymak gerekir C) Herkesin başarabileceği, sıradan bir iştir D) Yalnız, yetkinleşebilmek için birçok kere yapıp bozmak gerekir E) Aynı malzemeyle iki kişi birbirinden çok farklı tatlarda iki yemek yapar | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:26 am | |
| 10. Çevrenizde olup biten her şeyden birkaç dakikalığına uzaklaşıp ruhunuzun derinliklerinden gelen kısık sesli müziği dinlediniz mi hiç ( ) Aslında bu müziğin sözü, bestesi tamamen size ait. Emin olun, o şarkının sözlerinde çok şey gizli ( ) Beden, ruh sağlığına dikkat et ( ) para, kariyer önemli ama senden önemli değil; sevdiklerini, bundan da önemlisi kendini ihmal ediyorsun ( ) diye fısıldayacak o şarkının sözleri. Nereden mi biliyorum ( ) Çünkü bunları yaşıyorum. Bu parçada ayraçlarla ( ) belirtilen yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilen noktalama işaretleri sırasıyla getirilmelidir? A) (…) (.) ( ( (!) B) (!) ( (,) (!) (?) C) (?) ( ( (,) (?) D) (.) (.) (,) (,) (…) E) (?) (.) (,) (,) (.) 11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) Bu binanın planını Avusturyalı bir mimarla birlikte çizmişler. B) Müzenin bugünkü durumuyla ilgili bilgileri bir önceki sayımızda yayımlamıştık. C) O gezide yıllardır görmediğim bir arkadaşıma rastladım. D) Buraya yeni bir yaya geçiti yapılacak. E) Şenlikler bu yıl mayıs ayında başlayacak. 12. Salvador Dali’nin bütün resimlerinin yer aldığı sergide, İspanyol ustanın sanat tarihine bıraktığı eşsiz mirası yansıtan iki yüz yetmiş yapıt sanatseverlere tanıtıldı. Bu cümleyle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) Birden fazla sıfat tamlaması vardır. B) Yönelme durumu eki alan sözcükler zarf tümleci görevindedir. C) Sayı sıfatı kullanılmıştır. D) Yapım eki almış birden fazla sözcük vardır. E) Bileşik sözcük kullanılmıştır. 13. (I) Lunaparklar çocukluğumuzun güzel günlerini anımsatır. (II) Dönme dolaba, atlıkarıncaya, çarpışan otolara binmeden önce duyumsadığımız heyecan ve kimi zaman korku bu eğlence merkezlerini farklı ve ilginç kılar. (III) Çocukken en çok hangilerine binmeyi severdiniz? (IV) Belki de hâlâ içinizdeki o çocuk sizi götürüyor giderek azalan lunaparklardan birine. (V) Ve hâlâ seviyorsunuz binmeyi dönme dolaba, atlıkarıncaya… Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangilerinin ögeleri özne, belirtili nesne ve yüklemden oluşmaktadır? A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve III. D) III. ve IV. E) IV. ve V. 14. (I) “Ağın” sözcüğü, çocukluğumda, bazı toprak yığınlarının tepesindeki tek kalmış ağaçları getirirdi gözümün önüne. (II) Fırat’ın bir kolu olan Karasu kıyılarındaki ekin tarlalarının ortasında yetişen “tek dut”, içimdeki yalnızlığın simgesiydi. (III) Şu yaşa gelmeme karşın o ağacın “yalnızlığı” çağrıştıran görüntüsü belleğimden silinmedi. (IV) Ağın’da elmasından armuduna, eriğinden narına, üzümüne çeşit çeşit meyve yetişmeseydi, “Ağın”la “ağu” (zehir, zıkkım) arasında anlamca bir bağlantı kurulabilirdi belki. (V) Oysa o küçük kasaba, insanlarıyla, kuzularının melemeleriyle, güzelim meyveleriyle zehri bala çeviriyordu. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümle bileşik yapılıdır. B) II. cümle ad cümlesidir. C) III. cümlede fiilimsiyle oluşturulmuş bir tamlama vardır. D) IV. cümlede yeterlik fiili kullanılmıştır. E) V. cümlede “ile” bağlaç olarak kullanılmıştır. | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:27 am | |
| 15. (I) Şu ana kadar tüm öykülerine övgüler düzeceğim bir seçkiyle karşılaşmadım. (II) Özellikle bu seçki tamamen yeni öykülerden oluşuyorsa böyle bir beklentiye hiç girmemeli. (III) Yazarlar birbirlerinden farklı edebiyat anlayışlarına sahiptirler. (IV) Sayfaları çevirdikçe çok farklı metinlerle karşılaşırsınız. (V) Eğer çok yönlü bir insan değilseniz bu öykülerin size seslenmesi pek olası değildir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlenin yüklemi belirli geçmiş zamanın olumsuzuyla çekimlenmiştir. B) II. cümlede koşul eki almış bir sözcük vardır. C) III. cümlede özne isimden isim yapma eki almıştır. D) IV. cümlede zarf-fiil vardır. E) V. cümlenin yüklemi ek eylemin olumsuz biçimiyle çekimlenmiştir. 16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Yarın, uzun sürecek bir iş gezisine çıkıyorum. B) Kızımı Fransızca kursuna kayıt yaptırmak istiyorum. C) Telefonumu nerede bıraktığımı hatırlamıyorum. D) Bu kursta, güzel konuşmanın inceliklerini öğreniyorum. E) Davete katılanların hemen hemen hepsini tanıyorum. 17. Benim için yazmaya başlamanın saati, dakikası yoktur. Diyebilirim ki günün her saatinde yazmaya başlayabilirim. Şimdi emekliyim, zamanı dilediğim gibi kullanabilirim artık. Ama bu yalnızca bir sanı, yazma söz konusuysa bu geçerli değildir. Yazmada zamanı “yazı” belirler, ne yazılacağının belirleyicisi de odur. Marquez’in, “O kadar acemiydim ki romanların, yazanın istediği gibi değil de kendi istedikleri gibi başladıklarını henüz bilmiyordum.” sözüyle karşılaşınca “yazmaya” sınır konulamayacağına daha derinden inandım. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Farklı düşünceleri ardı ardına verme B) Anlamca kesinlik bildiren cümleler kullanma C) Varlıklara, insana özgü nitelikler yükleme D) Örneklemelerden yararlanma E) Alıntıyla düşünceyi pekiştirme 18. Bir yerde yaşamayı sevmek için orada mutlaka anılarınızın olması gerekli. Yoksa evler soğuk birer duvar yığını, cadde ve sokaklar yabancılara ait yerlerdir. Size dostça bakmayan bu otobüs durağında eğreti eğreti beklersiniz. Yeni bir eve taşınmanın birçok insana hiç çekici gelmemesinin nedenleri de aslında bunlardır. Evin duvarlarında geçmişinizin o acı tatlı anılarından hiçbir iz yoktur. Bir tanışla iş dönüşü karşılaşıp dostça iki çift laf edilmiş o eski sokağınızla hiçbir benzerliği bulunmaz bu sokağın. Her şey, sesler, renkler sizin dışınızda akıp gider gibidir. Bu yüzden, hayatınıza yeni giren bir yeri benimsemek için zamana ihtiyacınız olacaktır. Orayı sevemezsiniz. Ta ki anı biriktirene kadar. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) İkilemelere yer verme B) Karşılaştırmaya başvurma C) Birden çok duyuya seslenme D) Betimleyici ögelerden yararlanma E) Birinci kişili anlatımla oluşturulma | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:27 am | |
| 19. Bir yazarın yaşamını, çevresindeki insanların yazar hakkındaki görüşlerini bilmek; giyim kuşamından tutun da gündelik yaşamının bütün ayrıntılarına göz atmak birçoğumuza ilginç gelir. Bunların ele alındığı yazılar, sevdiğimiz bir metnin arkasındaki yazarı tanıma olanağı verdiği kadar metinde dile getirilemeyen ruhsal durumları anlamamıza, boş bırakılan, tamamlanmamış birçok noktayı doldurmamıza da yardımcı olur. Borges’in seksen yaşında kendini kaybedercesine âşık olması, James Joyce’un hiçbir zaman “Ulysses”i okumayan karısının nasıl biri olduğu, Cemal Süreya’nın Kadıköy sahilinde yürürken her an karşıdan Fazıl Hüsnü gelebilir düşüncesiyle ceketini ilikleyerek gezmesi, Turgut Uyar’ın, ardında kendi el yazısıyla oluşturulmuş hiçbir metin bırakmama ilkesi gibi ilginç bilgilerin ne kadarı edebiyatla ilişkilidir? Önemli olan ----. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) bir yazarın yaşam öyküsünün, yazarın yaratılarını yorumlamada ne kadar etkili olduğudur B) kendiyle ilgili bu yazıları başkalarına bırakmayıp yazarın kendinin yazmasıdır C) bir yazarı yazmaya yönlendiren kişisel düş kırıklıklarının doğru bir biçimde verilmiş olmasıdır D) bu tür yazılarda okurun ilgisini çekecek bilgilerin verilmesidir E) bu bilgilerin, birçok kaynaktan araştırılıp doğruluğu denetlendikten sonra verilmesidir 20. Okumayan bir insan, sadece tek bir yaşam sürmüştür. Oysa ben Napolyon’un, Sezar’ın, Dartanyan’ın yaşamlarıyla kendi yaşamımı zenginleştirdim. Bu nedenle, gençleri kitap okumaları konusunda her zaman yüreklendiriyor, yönlendiriyorum, çünkü bu, tek boyutlu kişilikten kurtulmanın en etkili yoludur. Böylece, ---- bu müthiş bir ayrıcalıktır. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) tarihsel olaylara ilgi duyarsınız B) ülkeleri tanıma isteğiniz artar C) değişik yaşantılar edinmiş olursunuz D) insanları daha çok sevebilirsiniz E) sorumluluk duygunuz gelişip güçlenir 21. ----. Montaigne’in kendine dönük, söyleşi havasında, gelişigüzel yazılmış duygusu uyandıran; Bacon’ ın ise nesnel, özlü, betimleyici denemeler yazdığı söylenir. İki denemecinin yalnızca biçeminin değil, bakıp yorumladıkları dünyanın da farklı olduğu görülebilir. Montaigne’in, denemelerini, “kendi benliğini anlamak için” oluşturduğu, Bacon’ınsa “değişik alanlarda edindiği gözlem ve deneyimleri insanların yararlanabileceği bir bilgelikle” yazdığı, denemelerinden anlaşılmaktadır. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez? A) Denemenin dokusu yazardan yazara değişir B) Her denemecinin anlatım biçimi kendine özgüdür C) Denemenin konuşma tadı taşıması dilin kullanımıyla ilgilidir D) Her denemecinin bir çıraklık bir de ustalık dönemi vardır E) Deneme, kişiselliğe dayalı, rahat okunan bir yazı türüdür 22. Taşa çalınmış bir nara benzetirim dilimizi. Eşsiz parıltılar saçan bazı taneleri kaybolmuştur bu narın, bazı taneleri unutulmuştur. Bu benzetmeden yola çıkarak şunları söyleyebilirim: Sokaklar, caddeler, ağızlar ve gönüller yavaş yavaş benim bilmediğim sözcüklerle doldu. Bende en küçük anısı bile olmayan, derinliğini göremediğim sözcükler bunlar: “sunucu” spiker, “gösteri adamı” showman, “iş hanı” plaza, “yıldız” star, “çarpıcı haber” flaş haber oldu söz gelimi. Daha da önemlisi “paşa”yı pasha, “efendi”yi efendy, “evet”i ewet biçiminde yazan bir kuşak çıktı ortaya. Bunları söyleyen kişi aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır? A) Dil kurallarının geçerliğini yitirmesinden B) Dil bilincinin zayıflamasından C) Sözcüklere farklı anlamlar yüklenmesinden D) Anlamdaş sözcüklerin birlikte kullanılmasından E) Yabancı sözcüklerin doğru yazılmamasından | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:28 am | |
| 23. Dil, tarih, edebiyat, hukuk, din, ekonomi, tarım, aile yapısı gibi birçok öge, kültür kavramı içinde yer alır. Bu bağlamda kültür, bir ulusu oluşturan toplumun ayrılmaz parçasıdır. Ulusların gelişmişlik düzeyiyle kültür arasında çok sıkı bir etkileşim vardır. Çünkü kültür bir ağaç fidesindeki, bir çiçek tohumundaki öz gibi, toplumu bir arada ve canlı tutan, geliştiren bir etkendir. Sağlıklı bir toplumsa zamanın getirdiği yenilikleri, kendi öz değerleriyle kaynaştırarak yol alır. İşte bu yönden Atatürk döneminde gerçekleştirilen devrimler de bu amaca yönelik yenileştirme, geliştirme atılımlarıdır. Bu parçadan kültürle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz? A) Uluslararası ilişkilerde gözetilmesi gereken nitelikler taşıdığı B) Toplumsal yapıyı kuran değerler bütünü olduğu C) Toplumların gelişip değişmesinde önemli bir güç olduğu D) Bireyleri birbirine bağlayan özellikler içerdiği E) Koşullara göre değişime uğrayabileceği 24. Düşünme üzerine söylenmiş ne kadar çok söz var! O sözlerden biri şöyle: “Uyanan düşünce bir daha uyumaz.” Öyle midir? Bilinir ki nice uyanan düşüncenin bir yolu bulunarak uyutulduğu çok olmuştur. Düşünceyi yücelten bir söz daha: “Ölümsüz olarak bildiğim tek şey, düşüncedir.” Bu söz için de “Evet, doğru.” diyesim gelmiyor. Tarihe baktığımızda nice düşüncenin yozlaştırılıp yok edildiğini gördüğümüz için... Konfüçyüs ise düşünmenin bir başka yönüne vurgu yaparak “Düşünmeden öğrenmek, vakit kaybetmektir.” diyor. Evet, düşünme ama hangi düşünme? Biz eleştiren ve yargılayan bir düşünmeden yanayız. Bu parçadan düşünmeyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Belirli kalıplar içinde dondurulamayacağı B) Farklı yaklaşımlara göre farklı anlamlar içerebileceği C) Savunanların yanı sıra engellemeye çalışanların da olabileceği D) Sorgulayıcı bir nitelik taşıması gerektiği E) Çağdaşlığın yolunu açma gücü taşıdığı 25. Bu kitapta okur, zaman zaman esprili, zaman zaman da son derece duygusal ama her durumda sade bir anlatım üzerinde ilerliyor. Okuru hiçbir zaman yormuyor bu aşk ve insan odaklı öyküler. Bunların çoğunda hüzün saklı. Öykülerin kahramanı olan kadınlar tüm kırılganlıklarıyla çiziliyor. Kentli ve kültürlü, iyi eğitim almış bu kadınların pek çoğu, aslında içlerinde saklı olan gücü fark edebiliyor yeri geldiğinde. Son derece basit bir olay örgüsü çevresinde insan hâllerini, aşk karşısında yaşananları, yalnızlıkları, düş kırıklıklarını ve küçük mutlulukları kaleme alıyor yazar. Bu parçada sözü edilen öykülerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) İnce anlamlı güldürücü sözler B) Duyguları devindiren bir doku C) Her kesimden seçilmiş kahramanlar D) Süsten arınmış bir anlatım E) Değişik yönleriyle yansıtılan kadınlar 26. Sabahattin Ali, olayları kesin sonuca bağlamaktan kaçınan, okurun kafasında bir ufuk açıp bırakan öyküler yazar. Yani o döneme kadar alışılmış olanın dışına çıkan, Çehov’un “durum öyküsü” diye anılan öykü tarzının etkileri görülür öykülerinde. Zaman zaman da, Maupassant’ın geliştirdiği, bizdeyse Ömer Seyfettin’in öncülük ettiği “olay öyküsü” tarzının izlerine rastlanır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Çehov ve Maupassant’ın öykü türüne yenilikler getirdiği B) Sabahattin Ali ile Ömer Seyfettin’in öyküye bakış açılarının bire bir örtüşmediği C) Yazarlar arasında etkileşim olabileceği D) Sabahattin Ali’nin öykülerinde olay ve durum öyküsü özelliklerinin görüldüğü E) Yazarların öykü türünü daha çok yeğlediği | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:28 am | |
| 27. Türkçenin yeterince ayrımına varılmamış bir özelliğinden, yoğunlaştırma gücünden ustaca yararlanıyor bu yazarımız. Yapıtlarındaki duygusal ve düşünsel derinlik de buradan geliyor büyük ölçüde. Çünkü az sözle çok şey anlatma yoludur yoğunlaştırma, anlatımda şiirselliğin damarını yakalamadır. “Düşüncenin canı kısa sözdedir.” yargısına bağlı kalmadır. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu parçada anlatılanlara örnek oluşturmaz? A) Zamanı öldürerek kendi ölümünü hazırlayan ne çok insan var şu yeryüzünde. B) İnsanları fiziksel özellikleriyle değerlendirmenin yanlışlığı çokça yinelenir. C) Yaşamını güzelliklerle dokumayan insanın ömrü, yaşarken tükenmiş demektir. D) Sabrın ülkesinde soluk alıp vermeyen bir sanatçı, adını gelecek kuşaklara bırakamaz. E) Acıların ateşinde pişmeyen insan, bu duyarsızlık ortamında nasıl ayakta kalabilir ki. 28. İlk ortak çalışmamızda onun kimi özelliklerinin ayrımına varmıştım. Hem zengin bir yazınsal birikimi vardı hem de bilinçli bir okurdu. İlyada, Don Kişot, Hamlet, Suç ve Ceza, Yabancı gibi başyapıtlar derin izler bırakmıştı onda. Sık sık anıyordu bu yapıtları. Öte yandan yokluk ve yoksullukla geçen çileli, örselenmiş bir çocukluk dönemi yaşamıştı. O yaralı çocukluk günlerini anlatmaktan hiç çekinmiyordu, çekinmek şöyle dursun anlatırken kahkahalarla gülüyor, az sonra gözleri buğulanıyordu. Aslında anlattıkları hiç de gülünç değildi. Dinlerken içim burkulur, ağlamamak için zor tutardım kendimi. Kahkahalarının tınısında nasıl bir duygu gizliydi? Haz mı, acı mı, öç alma mı? Ayıramazdım bir türlü. Bu parçada anlatılan kişi aşağıdakilerden hangisiyle nitelendirilemez? A) Neyi niçin okuduğunu bilen B) Duygusal bir kişiliği olan C) Okuduğu yazarlara benzemeye çalışan D) Önemli yapıtlardan etkilenen E) Yaşadıklarını hiç değiştirmeden anlatan 29. O, dil duyarlığı gelişmiş öykücülerimizden biridir. Yaşamı değişik boyutlarıyla yansıtmayı amaçlar. Öte yandan öykülerinde dili, bir araç olarak görmez. Yazarken dilin olanaklarını belirli amaçlar doğrultusunda zorlar, bu yolla yeni söylem biçimleri araştırır. Bunu yazarlığın ve yaratıcılığın doğal bir işlevi olarak görür. Yoğun, çok katmanlı, çağrışımlı bir anlatım oluşturma çabası içindedir. Dilin, yeni duyguları, yaşantıları yansıtabilmesi için farklı sözcükler seçmekten ve sözcüklere yeni anlamlar yüklemekten çekinmez. Bütün bunları yazarlığın temel koşulu sayar, yazdıklarını bu doğrultuda biçimlendirir. Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Dile yaklaşımına B) Yaşananlara farklı açılardan baktığına C) İşinin bilincinde olduğuna D) Anlatımını geliştirmeye çalıştığına E) İlginç konular seçtiğine 30. Kimi çağdaş yazarların hoş bir tutumu var. Önce bilinen bir klişeyi alıp yazdıkları öykünün çıkış noktası yapıyorlar. Siz okur olarak “Eyvah!” der demez, satırların arasında verilen ustalıklı ve incelikli anlatımlar sizi bambaşka bir şölene çağırıyor. Ama öyle dil oyunlarının, bilinç akışı gibi metnin anlaşılmasını güçleştiren yöntemlerin kullanıldığı bir şölen değil bu. İnsanların davranışlarını yönlendiren ögeleri seçiyor, bunları çarpıtmadan çağdaş insanın tutkularıyla bizi yüz yüze getiriyor. Üstelik her şey yalın ve usulca söz söylemeye dayalı. Bu parçada sözü edilen yazarların yapıtlarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Anlaşılması çaba gerektiren nitelikler taşıdığı B) Özgün olmayan konulardan yola çıktığı C) Belirli teknikleri kullanmaktan kaçındığı D) Anlatılanların beklentilere ters düştüğü E) Karakterleri kendi gerçeklikleri içinde yansıttığı TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:29 am | |
| SOSYAL BİLİMLER–1 TESTİ (Sos–1) 1. Bu testte sırasıyla, Tarih (1–13) Coğrafya (14–23) Felsefe (24–30) alanlarına ait 30 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Sosyal Bilimler–1 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. Diğer sayfaya geçiniz. 8 1. Hititlerin ilk zamanlarında, I. fethedilen toprakların yönetiminin prenslere verilmesi, II. prenslerin kendilerine verilen topraklara karşılık, savaş sırasında kralın ordusuna katılacak asker ve araba temin etmesi, III. ekonomilerinde hayvancılığın önemli bir yer tutması durumlarından hangilerinin feodal timar sisteminin uygulandığını gösterdiği savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 2. Orta Asya’da MÖ 1200-700 yıllarına ait Karasuk kültüründen dört tekerlekli araba, keçeden çadır, koyun yapağından eşya; MÖ 700-100 yılları arasındaki Tagar kültüründen ise çok sayıda ok uçları, toka, taç, bilezik gibi üzerleri kabartma hayvan başı işlemeli süs eşyaları ve hançerler bulunmuştur. Yalnız bu bilgiler doğrultusunda, I. Her iki kültüre ait tüm kalıntılar bulunmuştur. II. Tagar kültürü zaman bakımından Karasuk kültüründen sonradır. III. MÖ 3. yüzyılın sonlarında kurulduğu bilinen Hun Devleti, Karasuk kültürüyle aynı dönemde siyasi varlığını sürdürmüştür. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 3. Abbasilerde Halife Mutasım’dan sonra devlet yönetiminde Türklerin etkisi giderek artmış, Türk komutanlar istediklerini halife yapmaya, istemediklerini indirmeye başlamış ve bu komutanlar bazı eyaletleri de kendi aralarında paylaşmıştır. Bu durumun aşağıdakilerden hangisini gösterdiği savunulabilir? A) Siyasal birliğin çözüldüğünü B) Saltanat sisteminin dikkate alındığını C) Türklerin Abbasiler Döneminde İslamiyet’i kabul ettiklerini D) Mutasım Döneminde sınırların çok genişlediğini E) Abbasilerin kendilerinden önceki devletlerin etkisinde kaldığını 4. Kapitülasyonlar Osmanlı Devleti’nin gelişme yıllarında sorun olmadığı hâlde, daha sonraki dönemlerde sorun olmuştur. Bu durumun Osmanlı Devleti’yle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisinin göstergesi olduğu savunulabilir? A) Avrupalı devletlerden biri sayıldığının B) Reform hareketlerinin dışında kaldığının C) Antlaşmaları yaptığı devletler karşısında siyasal gücünün giderek azaldığının D) Azınlıkların ticaret yapmasına izin verildiğinin E) İnanç özgürlüğünün dikkate alındığının | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:30 am | |
| 5. Tanzimat’tan sonra birçok alanda yeni kurumlar kurulmuş, eskilerine dokunulmamış ancak bunlar işlevsiz hâle getirilmiştir. Bu tutumun, I. medrese mezunlarının iş olanaklarının daralması, II. modern eğitimin yaygınlaşması, III. modern yargılama usullerinin uygulandığı mahkemelerin sayıca artması durumlarından hangilerine ortam hazırladığı savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 6. Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiltere, Fransa, Rusya ve İtalya’nın, Osmanlı Devleti’nin topraklarıyla ilgili yaptıkları gizli antlaşmalardaki paylaşımdan sonra, I. İtalya’ya bırakılan İzmir’in, İngiltere’nin desteğiyle Yunanistan’a verilmesi, II. Rusya’nın savaştan çekilmesi, III. Bulgaristan’ın savaştan çekilmesi durumlarından hangileri paylaşımda değişiklik olduğunu gösterir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 7. Demirci Mehmet Efe ve Çerkez Ethem, Batı Anadolu’ da Yunanlıların ilerlemesinin kısmen engellenmesinde, TBMM’nin kurulması ve ayaklanmaların bastırılmasında etkili olmalarına rağmen, daha sonra TBMM’ ye karşı ayaklanmışlardır. Ayaklanmalarının nedeninin aşağıdakilerden hangisi olduğu savunulabilir? A) Milis güçlerin düzenli orduya bağlanmak istenmesi B) Hıyanet-i Vataniye Kanunu’nun çıkarılması C) Damat Ferit’in sadrazamlık görevinden çekilmesi D) İstiklal Mahkemelerinin kurulması E) Kuvayımilliye şeflerinden Topal Osman’ın öldürülmesi 8. Kurtuluş Savaşı’nda, • Sovyet Rusya’nın, Anlaşma Devletlerinin Anadolu’dan yapabilecekleri saldırıya engel olmak için TBMM Hükûmetini tanıması ve desteklemesi, • Fransa ile Almanya arasında sorun olan Ren Bölgesi konusunda, Almanya’ya yakınlık gösteren İngiltere üzerinde etki yaratmak amacıyla, Fransa’nın TBMM Hükûmetiyle ateşkes imzalaması gelişmelerinin aşağıdakilerden hangisinin göstergesi olduğu savunulabilir? A) Anlaşma Devletlerinin birlikte hareket ettiğinin B) Aynı rejimde olan devletlerin birbiriyle ilişki içinde olduklarının C) Devlet çıkarlarının ülke politikalarına yön verdiğinin D) Güçlü devletlerin, güçsüz devletleri sömürdüğünün E) TBMM Hükûmetini tüm komşu devletlerin desteklediğinin 9. Lozan barış görüşmelerinin kesilmesi üzerine Ankara’ ya dönen İsmet İnönü ve heyeti, Bakanlar Kurulunda Misakımillî’ye uymamakla eleştirilmiş ve suçlanmıştır. Bu durum Meclis çalışmalarını zora sokmuştur. Daha sonra Anlaşma Devletleri ve Türk tarafının isteği üzerine görüşmelerin yeniden başlayacağı düşüncesi güçlenince, milletvekili seçimlerinin yapılmasına karar verilmiştir. Milletvekili seçimlerinin yapılmasıyla ilgili bu kararın aşağıdakilerden hangisine gerek duyulmasının bir sonucu olduğu savunulabilir? A) Kabine sistemine geçilmesine B) Seçim sisteminde değişiklik yapılmasına C) Mecliste bir muhalefet partisinin kurulmasına D) Mecliste görüşmelerin uzamasına E) İç siyaset kargaşasından yararlanılmasının önlenmek istenmesine | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:30 am | |
| 10. Atatürk, 1 Mart 1922’de TBMM’nin üçüncü toplantısında, “Efendiler, milletimiz çiftçidir. Milletin çiftçilikteki çabasını, çağdaş ekonomik önlemlerle azami haddine ulaştırmalıyız. Köylünün çalışmasının sonuçlarını ve ürünlerini kendi menfaati lehine azami haddine çıkarmak ekonomik siyasetimizin temel ruhudur.” demiştir. Atatürk’ün bu sözlerinin aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilen ilkelerle doğrudan ilgili olduğu savunulabilir? A) İnkılapçılık – Cumhuriyetçilik B) Halkçılık – İnkılapçılık C) Devletçilik – Laiklik D) Laiklik – Halkçılık E) Cumhuriyetçilik – Devletçilik 11. Bir başka ulusun diliyle konuşanlar, giderek o ulus gibi düşünürler. Yukarıda verilen yargı ile aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Ulusal dillerin okunduğu gibi yazılması gerektiğine B) Uluslararası ilişkilerde farklı dillerin güçlük yarattığına C) Dilin ulusal bilincin gelişmesinde başlıca etken olduğuna D) Ulusal dillerde yabancı sözcüklerin kullanılması gerektiğine E) Ulusların uygarlık dünyasına katkıda bulunduklarına 12. Türkiye, İkinci Dünya Savaşı’nda 1939 yılında İngiltere ve Fransa ile ittifak, 1941 yılında Almanya ile dostluk antlaşması imzalamıştır. Yalnız bu bilgiyle, Türkiye’nin İkinci Dünya Savaşı’ndaki bu tutumunun, I. savaşın değişen koşullarına göre hareket ettiği, II. savaş dışı kalmaya çalıştığı, III. Milletler Cemiyetine üye olduğu durumlarından hangilerini gösterdiği savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 13. Yüzyıllar öncesinde ilkel araçlarla dar alanlarda olan çatışmalar, bugün son derece karmaşık silah ve araçlarla geniş alanlarda ortaya çıkan, kapsamı geniş savaşlara dönüşmüştür. Buna göre, I. çatışmaların sorun olması, II. sivil savunmanın önem kazanması, III. savaş alanına ulaşımın kolaylaşması durumlarının hangilerinde, bilim ve tekniğin gelişmesinin etkisi olduğu savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:30 am | |
| 14. X ve Y noktaları aynı meridyen üzerinde olmalarına karşın yaz mevsiminde, Y kentinde Güneş X kentinden daha önce batmaktadır. Bu durumun oluşum nedeniyle aşağıdakilerden hangisinin oluşum nedeni aynı değildir? A) Aydınlanma çemberinin yıl içinde yer değiştirmesi B) Yerin, ekseni etrafındaki dönüşünün batıdan doğuya doğru olması C) Kuzey Yarım Küre’de yaz mevsimi yaşanırken, Güney Yarım Küre’de kış mevsiminin yaşanması D) Yeryüzündeki bir noktaya güneş ışınlarının düşme açısının yıl içinde değişmesi E) Gündüz süresinin yıl içinde değişmesi 15. 0 10 20 30 40 50 60 60 50 40 30 20 10 II I III Türkiye’nin coğrafi koordinatları göz önüne alındığında, yukarıda numaralarla gösterilen merkezlerden hareket eden uçakların Türkiye’ye ulaşabilmeleri için hangi yönü izlemeleri gerekmektedir? I II III A) Doğu Kuzeydoğu Kuzey B) Kuzeydoğu Doğu Kuzeybatı C) Kuzey Batı Güneydoğu D) Batı Doğu Kuzeybatı E) Kuzeydoğu Güneydoğu Batı 16. “Dün Ankara’da hava sıcaklığı mevsim normallerinin altına düştü. Kuzeybatıdan esen orta şiddetteki rüzgâr sıcaklığın daha da düşük hissedilmesine neden olurken aralıksız yağan yağmur birçok semtte su baskınına yol açtı.” Yukarıda verilen herhangi bir güne ait meteoroloji bültenine göre, Ankara’da belirtilen günle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Gün boyunca alçak basıncın etkili olduğuna B) Sıcaklık değerlerinin 0 °C’nin altına düştüğüne C) Ocak ayına ait bir gün olduğuna D) Yağışın konveksiyonel olduğuna E) Bağıl nemin düşük olduğuna 17. Orman üst sınırını sıcaklığın yetersizliği ve yükselti belirler. Ekvator I II III IV V Buna göre, haritadaki numaralanmış yerlerin hangisinde orman üst sınırının en yüksek olması beklenir? A) I B) II C) III D) IV E) V 2009 - ÖSS / SOS-1 Diğer sayfaya geçiniz. 12 18. Bir grup coğrafyacı mayıs ayında Ankara’dan yola çıkarak, üç gün süren araştırma gezisi sonunda Konya üzerinden Antalya’ya ulaşmışlardır. Yolculuk boyunca ve yolculuk sonundaki gözlemlerle ilgili aşağıdaki değerlendirmelerden hangisi yapılamaz? A) Tuz Gölü çevresindeki toprakların bir kısmında ekim yapılmadığı B) Akdeniz’e yaklaştıkça bozkırın yerini orman örtüsünün ve makinin aldığı C) Güneye gidildikçe geceyle gündüz arasındaki sıcaklık farkının azaldığı D) Dağlık alanlarda rüzgâr erozyonunun oluşturduğu biriktirme şekillerinin yaygın olduğu E) Torosların güneyine geçildiğinde arpa, buğday tarlalarının yerini sebze ve meyve bahçelerinin aldığı 19. Orhan: Hafta sonu Sinop’taki Hamsilos Koyu’nu gezdik. Rehberimiz burasının IV. Jeolojik Zaman’ daki buzullaşmaların etkisiyle oluştuğunu ve Türkiye’nin tek fiyordu olduğunu söyledi. Yeliz: Rehberiniz bir hata yapmış olmalı. Çünkü, ---- Yeliz, aşağıdakilerden hangisini söylerse Orhan’a doğru bilgi vermiş olur? A) IV. Jeolojik Zaman’ın hiçbir döneminde buzullaşma olayı etkili olmamıştır. B) Hamsilos Koyu, dalga aşındırması ile oluşmuştur. C) fiyortları oluşturan kuvvet, buzullaşma değildir. D) Hamsilos Koyu’nun oluşmasında gelgit olayları etkili olmuştur. E) Anadolu’da buzullar deniz seviyesine inemediğinden bu koy fiyort değildir. 20. Kırsal yerleşmeler fiziki çevre, ekonomik etkinlikler ve nüfus bakımından çeşitli özelliklere sahiptir. Kırsal yerleşmelerin büyüklüğüne, kuruluş yerine, sürekliliğine ve dokusuna göre sınıflandırılması bu özellikler göz önüne alınarak yapılır. Buna göre, aşağıdakilerden hangisinin Türkiye’ deki kırsal yerleşmelerin ortak özelliği olduğu söylenemez? A) Sürekliliğinin geçim kaynaklarının türüne bağlı olması B) Yapı malzemesi olarak kerpiç kullanılması C) Kaynakların belli sayıda nüfusu besleyebilmesi D) Gereksinimlerin önemli bir kısmının yerel üretimden karşılanması E) Yerleşme şeklinde doğal koşulların etkili olması | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:31 am | |
| 21. - 22. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA GÖRE CEVAPLAYINIZ. Tarımla uğraşan bir çiftçiyim. Küçükbaş hayvancılık ve tahıl tarımı başlıca ekonomik etkinliklerimizdendir. Yaşadığım yörenin, Türkiye’nin tahıl tarımında önemli bir yeri vardır. Her ne kadar gübre ve kaliteli tohum kullanıp rahat bir şekilde makineli tarım yapma olanağına sahip olsak da üretimde yıldan yıla dalgalanmalar görülür. 21. Bu parçaya göre, çiftçinin aşağıdaki yerlerden hangisinde yaşadığı söylenebilir? A) Muş Ovası B) Menteşe Yöresi C) Konya Ovası D) Göller Yöresi E) Çarşamba Ovası 22. Bu parçada sözü edilen yerde, tahıl üretiminin yıllar arasında dalgalanmalar göstermesi aşağıdakilerden hangisine kanıt olabilir? A) Doğa koşullarına bağımlılığın devam ettiğine B) Farklı tarım ürünlerinin yetiştirildiğine C) Nadas alanlarının giderek daraldığına D) Tarım alanlarının yerleşmeye açıldığına E) Tarımla uğraşan kişi sayısının azaldığına 23. Yeryüzünde doğal, beşerî ve ekonomik yönden birbirine benzer ya da farklı yerlerin olması çeşitli özelliklere göre bölgelerin oluşturulabilmesini sağlamıştır. Bu özelliklerdeki değişme bölge sınırlarının da değişmesine neden olmaktadır. Buna göre, belli özelliklere dayanarak oluşturulan aşağıdaki bölgelerden hangisinin sınırlarında zamanla değişme olması beklenmez? A) Tarım bölgeleri B) Askerî bölgeler C) Turizm bölgeleri D) İklim bölgeleri E) Maden bölgeleri 24. Dünyanın başlangıcı, sonu ve niçin var olduğuna ilişkin sorular hep merak uyandırır. Heidegger, bu türden sorulara ilişkin genel fikirlerin ve bunların tarihinin ayrıca bunlardan kaynaklanan başka şeylerin belirtilmesinde felsefe sözcüğünün kullanılmasını olanaksız kılmıştır. Bunun da Heidegger’in felsefeye en temel katkısı olduğu söylenebilir. Bu parçaya göre Heidegger’in felsefe sözcüğünün kullanılmasını istemediği alan aşağıdakilerden hangisidir? A) Etik B) Metafizik C) Estetik D) Bilim felsefesi E) Bilgi kuramı 25. Bilgiler yalnızca var olma mücadelesinde kullandığımız araçlar olduğundan, doğru olmaları için uymaları gereken nesnel gerçeklik diye bir şey yoktur. Bu parça “bilgi kuramı”nın hangi temel sorusuna yanıt niteliğindedir? A) Doğru bilginin ölçütü nedir? B) Duyu bilgisine güvenilir mi? C) Akıl her şeyi bilebilir mi? D) Neyi bilebiliriz? E) Bilgi doğuştan mıdır? 26. Modern dünyamızda tek bir bilim felsefesi var: modern bilimlerin felsefesi. Buna bilimin kendi kendisinin yorumu veya bilimin bilimsel kurumlar tarafından yapılan yorumu da diyebiliriz. Bilim, bilimin hem davalı hem davacı hem de yargıç olduğu bir mahkemede yargılanmaktadır. Neyin bilim olduğuna bu mahkemede karar verilmekte, bu mahkemeden geçiş izni alamayan her unsur bilim dünyasından kovulmaktadır. Böyle bakıldığında bütün bilgi türlerini yargılayabilecek adil mahkeme bulmak güç gibi görünüyor. Bu parçada sözü edilen güçlüğün nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Yeniliklere açık olmama B) Olumsuz eleştirilere karşı koyma C) Bilgileri sorgulamada yine bilimin ölçütlerini kullanma D) Ön yargılardan kurtulamama E) Bilimin gelişme sürecini tamamladığını düşünme 27. Bilimin ilk ve son şeyler hakkındaki soruları yanıtlayamayacağını kabul edersek, ki etmek zorundayız, bu durumda bile bilimin yanıtlayabileceği sorular için bilinen veya düşünülebilecek hiçbir sınır yoktur. Çünkü bilim, ancak bilimciler gerçeğin ne olabileceği konusunda hayal etme gücünü veya dürtüsünü yitirdikleri zaman sona erer. Aşağıdaki yargılardan hangisi bu parça için “karşı tez” oluşturur? A) Mutlak kesinlik hiçbir zaman bilinemez. B) Bilimin geliştiği dönemde felsefeye gerek yoktur. C) Hayal etme gücünün sınırı yoktur. D) Bilinebilecek her şey biliniyor yeni bir şey aramak gereksizdir. E) Bilgiler arttıkça bilinebilir şeyler de orantılı olarak artar. | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:32 am | |
| 28. Çiçek açmış bir erik ağacının önünde duruyoruz ve ağaç da karşımızda. Ağaç oradayken ve biz onun karşısında durduğumuzda, ağaç ve biz, karşılıklı bulunuyoruz. Birbirimize göre, karşılıklı konumumuz içinde varız. Demek ki bu karşılaşmada söz konusu olan şey kafamızın içinde uçuşan tasarımlar değil. Bu parça aşağıdakilerden hangisinin varlıkla ilgili görüşlerine örnek oluşturur? A) Rasyonalizm B) Septisizm C) Realizm D) Nominalizm E) Nihilizm 29. Ahlak felsefesinde nesnelcilikte, değerlerin dış dünyada, onlara ilişkin kavrayışımızdan ayrı ve bağımsız olarak var olduğu ve bunların insan tarafından bilinebileceği ileri sürülür. Değerlerin ahlaki yargıları ve eylemleri belirleyen ilkeler olarak kullanılmak durumunda olduğu ve nesnelerle eylemlerin, kendilerinde insandan bağımsız olarak var olan bir nitelikten dolayı iyi ya da değerli olduğu savunulur. Bu parçaya göre bir eylemin “iyi ya da değerli” olması aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir? A) Kişiye yarar sağlamasıyla B) Evrensel ahlak yasasına uygun olmasıyla C) Kişinin özgür iradesine bağlı olmasıyla D) Özgürlüğün sorumluluk gerektirdiği düşüncesine uygun olmasıyla E) Kişinin, öyle davranmasının ödevi olduğunu düşünmesiyle 30. Bir resim, düşünülerek bulunmaz, bizzat ele alınmadan kurgulanmaz. Bir insanın düşüncelerinin değişmesi gibi, bir resim de yapılırken sürekli değişir. Ve hatta bittiğinde bile, ona bakanların bilinç durumlarıyla bağlantılı olarak değişmeye devam eder. Günden güne ve yaşamın bize dayattığı değişimlere katlanarak… Bir canlı gibi resmin de kendine özgü bir yaşamı vardır. Aslında bu çok doğal, resim ona bakan insan aracılığıyla yaşar. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz? A) Resim alımlayıcıya göre şekillenir. B) Sanat ürünü olmuş bitmiş bir yapıda değildir. C) Sanatçının yapmayı düşündüğüyle yaptığı aynı değildir. D) Sanat ürününün varlığı alımlayanın olmasına bağlıdır. E) Sanat yapıtı olmadan sanattan söz edilemez. SOSYAL BİLİMLER–1 TESTİ BİTTİ. | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:34 am | |
| Sitemizde Mat-1 Soruları gösterilemiyor Çünkü işaretlerde ve sayıların yazılımında yanlışlık olmaktadır!!!! | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:36 am | |
| Fen-1 Testi de görüntülenemiyor çünkü grafikleri gösterememekteyim!! | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:36 am | |
| İKİNCİ BÖLÜM EDEBİYAT–SOSYAL BİLİMLER TESTİ (Ed–Sos) 1. Bu testte sırasıyla, Türk Dili ve Edebiyatı (1–20) Coğrafya (21–30) alanlarına ait 30 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Edebiyat–Sosyal Bilimler Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. Diğer sayfaya geçiniz. 30 1. Aşağıdaki parçalardan hangisi tanrısal (hâkim) anlatıcının bakış açısıyla verilmiştir? A) Masadan kalktık, Enuice pencereye doğru ağır ağır yürüdü ve tespih ağacına bakarken şöyle dedi: “Kuşlar tüneklerine yerleşiyor, bizim için yatma vakti.” B) Başhekim işitmiş, geldi baktı. Başhekim babamın pek yakın dostlarından olduğu için tanışırız. Beni odasına götürdü, konuştuk, biraz avundum, ama içimdeki coşkuyu yenemiyordum. C) El sallamak, güle güle diye bağırmak isterdi. Bahtınız açık olsun demek isterdi. Fakat el sallayamazdı, bir eli bütün koluyla birlikte Kutülamare’ de, bir kum tepesinde kalmıştı, öbür eli de, pis, sefil fakat kocaman torbasını tutuyordu. D) Konsolun üzerinde bir cam fanusun altına konmuş eski usul bir saat, sarı yaldız çerçeveli büyükçe bir ayna ve aynanın üst tarafında, duvarda kılıflarıyla asılmış babama ait bir çift çakmaklı tabanca duruyordu. E) Karanlık göz bebeklerime kadar ilerliyor. Kitabı yavaşça bir kenara bırakıyorum. Başımı kaldırıp az ötede oturan kız kardeşime bakıyorum. Çenesini dizlerine dayamış, karanlığı dinliyor. “Yasemin hep aynı.” diye geçiriyorum içimden. 2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “Papatyalar, badem ve eriklerden akıllı davrandı ve ‘üçüncü cemreye’ aldanmayıp sabırla bekledi.” cümlesindekine benzer sanatlı bir söyleyiş vardır? A) Eskiden Beyoğlu, iyi kötü her şeyiyle Batı uygarlığının simgesiydi. B) Beyoğlu bir zamanlar yalnız Türkiye’de değil, yakın doğuda da çok ünlüydü. C) Beyoğlu, Türkiye’nin kültür başşehrinin önemli yerlerinden biri olma özelliğini bugün de korumaktadır. D) İstenirse Beyoğlu yine eski saygınlığına, eski güler yüzlülüğüne ve çekiciliğine kavuşturulabilir. E) Eskiden İstanbullular, Beyoğlu’na çıkarken derlenir toplanırlar, giyimlerine özen gösterirlerdi. 3. Böyle bağlar Yâr başın böyle bağlar Gül açmaz bülbül ötmez Yıkılsın böyle bağlar Bu maniyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Cinaslı uyak kullanılmıştır. B) Benzetmelere yer verilmiştir. C) İlk dize uyak oluşturma amacıyla kullanılmıştır. D) Uyak düzeni aaba biçimindedir. E) Kesik mani olarak adlandırılır. 2009 - ÖSS / ED-SOS Diğer sayfaya geçiniz. 31 4. Nereden gelmiş bu denizsiz kente Bu yaşlı martı Konmuş saat kulesinin üstüne Öyle bir zamansızlıktan izliyor beni Çağırsam hemen çıkıp gelecek, biliyorum Çok eski bir oyundan kılıksız bir haberci gibi. Bu dizeler, İkinci Yeni Şiirine ilişkin aşağıda verilen özelliklerden hangisine örnek oluşturmaz? A) Kapalı bir anlatıma başvurma B) Sesi ve ritmi önemseme C) Kendine özgü bir biçemi olma D) Sözcüklerin çağrışım gücünden yararlanma E) Duyulmadık yeni sözcükler oluşturma 5. Durup dururken aklına gelmez yağmak yağmurun Gitsen nereye gidebilirsin hâlâ bilmem Bizans’ta olmak belki iyi belki fena belki bunu da diyemem Ben küçük dükkânlarsız, kahvelersiz sokakları sevmem, odaları, duvarları sevmem İçerik ve biçim özellikleri göz önünde bulundurulduğunda, yukarıdaki şiirin aşağıdaki şairlerden hangisi tarafından yazıldığı söylenebilir? A) İlhan Berk B) Enis Behiç Koryürek C) Ahmet Kutsi Tecer D) Yusuf Ziya Ortaç E) Cahit Sıtkı Tarancı 6. Gerin, bedenim, gerin; Doğan güne karşı. Duyur duyurabilirsen, Elinin, kolunun gücünü, Ele güne karşı. Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Serbest ölçüyle yazıldığı B) Sıradan, günlük olaylara yer verildiği C) Yalın bir anlatımının olduğu D) İmgelere dayalı bir anlatım içerdiği E) Konuşma dilinin söz değerleriyle oluşturulduğu 7. Ne sabahtır bu mavilik, ne akşam! Uyandırmayın beni, uyanamam. Kaybolmuş sevdiklerimiz aşkına, Allah aşkına, gök, deniz aşkına Yağsın kar üstümüze buram buram… Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Hece ölçüsüyle yazılmıştır. B) Redife yer verilmiştir. C) Farklı uyak türleri kullanılmıştır. D) Seslenmelerden yararlanılmıştır. E) Yinelemelerden yararlanılmıştır. | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:37 am | |
| 8. (I) Millî Edebiyat Dönemi hikâye ve romanlarının önemli bir özelliği sade bir dille yazılması ve yerli hayatı yansıtmasıdır. (II) Bu dönemde “halka doğru” hareketinin bir sonucu olarak hikâye ve roman, yurdun her köşesine açılmış ve bu tür yapıtlarda her tabakadan insanın yaşayışı anlatılmıştır. (III) Köy ve taşra insanının yaşayışını anlatan ilk başarılı örnekler, Reşat Nuri’nin “Çalıkuşu”, Ebubekir Hazım’ın “Küçük Paşa” adlı yapıtları bu dönemde verilmiştir. (IV) Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolu insanının çetin alın yazısına Halide Edip “Dağa Çıkan Kurt”, “Ateşten Gömlek” gibi kitaplarında eğilmiştir. (V) Birinci Dünya Savaşı ve Mütareke Dönemi İstanbul’undaki ahlak ve düzen bozukluğu da ele alınan başlıca temalardan biridir: Reşat Nuri’nin “Yeşil Gece”, Peyami Safa’nın “Fatih-Harbiye” romanları bu temayı işleyen romanlardır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışı vardır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. 9. ---- Sodom ve Gomore adlı romanı, siyasî ve toplumsal tarihimizi yazacaklar için ---- niteliği taşır. Yukarıda boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi gerekir? A) Halide Edip’in – eleştiri B) Yakup Kadri’nin – belgesel C) Refik Halit’in – yaşam öyküsü D) Hüseyin Rahmi’nin – macera E) Ahmet Rasim’in – bilim kurgu 10. Millî Edebiyat Döneminde başlayan Anadolu’ya, kır ve köy kesimine açılma eğilimi, Cumhuriyet Dönemi roman ve öyküsünde tam anlamıyla amacına ulaşmıştır. Anadolu, değişik bölgeleriyle roman ve öyküde yansıtılmıştır. Böylece Güney Anadolu, Toroslar ve Çukurova, ---- Hanımın Çiftliği, Bereketli Topraklar Üzerinde; Orta Anadolu Bölgesi ---- Sarı Traktör, Ortakçının Oğlu, Define, ---- Yılanların Öcü, Kaplumbağalar, Tırpan romanlarına konu olmuştur. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir? A) Orhan Kemal’in – Talip Apaydın’ın – Fakir Baykurt’un B) Kemal Bilbaşar’ın – Yaşar Kemal’in – Necati Cumalı’nın C) Kemal Tahir’in – Tarık Buğra’nın – Samim Kocagöz’ün D) Sait Faik’in – Selim İleri’nin – Sabahattin Ali’nin E) Abbas Sayar’ın – Yusuf Atılgan’ın – Dursun Akçam’ın 11. Ben, sanatta bir akıma bağlanmaya karşıyım. Çünkü her akımın öncüsü aslında bir kişidir. Ondan sonra gelenler de aynı yolu izleyerek akımın öncüsünü taklit etmekten başka bir şey yapmaz. Bu bağlamda şiir akımı da olamaz. Çünkü bu da bir çeşit taklit zinciridir. İşte ---- böyle bir zincirin halkası olmaktan kaçınmış, belirli bir akım içinde yer almamıştır. Bu parçada öne sürülen düşünceye göre boş bırakılan yere aşağıdaki adlardan hangisi getirilmelidir? A) Cenap Şehabettin B) Faruk Nafiz C) Mehmet Âkif D) Oktay Rifat E) Ece Ayhan 2009 - ÖSS / ED-SOS Diğer sayfaya geçiniz. 33 12. Servet-i Fünun edebiyatında sürrealizm akımının I etkileri görülür. Bu yolla şiirde yeni bir duygu, hayal ve estetik anlayışı oluşturulur. Servet-i Fünun edebiyatının sanatçıları dili sadelikten uzaklaştırmışlardır. II Aruz ölçüsünü, kullandıkları dile başarıyla uygulama- III ları, onların bir başka özelliğidir. Batı edebiyatında gelişen sone, terzarima gibi nazım şekillerini kullan- IV mış, ayrıca klasik şiirin nazım biçimlerinden biri olan V müstezadı değiştirerek “serbest müstezat” adı verilen bir nazım biçimi oluşturmuşlardır. Bu parçadaki bilgi yanlışının giderilmesi için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır? A) I.nin yerine “parnasizm ve sembolizm akımlarının” getirilmeli B) II.nin yerine “dilde sadeleşme düşüncesini savunmuşlardır” getirilmeli C) III.nün yerine “hece ölçüsünü” getirilmeli D) IV.nün yerine “tuyug, bent” getirilmeli E) V.nin yerine “halk şiiri” getirilmeli 13. Düş gücümün kuvvetli, gözlem yeteneğimin ise zayıf olduğunu arkadaşlarım söylerler. Bunu ben de bildiğimden, gerçek hayat üzerine bir şey yazmam istenince biraz tedirgin olurum. Romanlardan, öykülerden, yazarların iç dünyasından söz ederken sorun yoktur. Ama gerçek bir kentte yer alan gerçek bir yeri anlatırken… Bu benim gibi yazarlar için hiç kolay olmaz. Bu sözleri söyleyen bir yazarın aşağıdaki akımlardan hangilerine bağlı yapıtlar vermesi beklenmez? A) Romantizm – Realizm B) Klasisizm – Sembolizm C) Romantizm – Natüralizm D) Sembolizm – Sürrealizm E) Realizm – Natüralizm 14. Divan şiirinin İran edebiyatından aktarılmış, şaire ---- bir estetiği vardır. Sevgilinin boyundan posundan başlayarak saçları, kaşları, gözleri, kirpikleri, ağzı, dişleri, dudakları, yanakları ---- adı verilen, hazır benzetmelerle anlatılır, övülür. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir? A) örnekler sunan – istiare B) özgürlük tanımayan – mazmun C) yön gösteren – mecaz-ı mürsel D) konu seçme olanağı vermeyen – tenasüp E) kolaylık sağlayan – teşhis ve intak 15. I. Grup II. Grup I. Anonim halk şiiri Nesib II. Sanatkârane nesir Hece ölçüsü III. Nazım türü Seci IV. Terkibibent Hicviye V. Kaside Yukarıda I. grupta verilen terimlerden hangisi, II. grupta verilenlerden biriyle ilişkilendirilemez? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. 16. Şiirin, dil ve imge aracılığıyla gerçekliği yoğunlaştıran, en özlü ve en az söze indirgeyen bir anlatımı vardır. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede söylenene örnek gösterilemez? A) Dünyanın en güzel kadını bu oydu Saçlarını tarasa baştan başa Rumeli B) Dağ dağ o güzel ses, bütün etrafı gezindi Görmüş ve geçirmiş denizin kalbine sindi C) İnsanlar yüzyıllardır evler yaptılar İrili ufaklı birbirinden farklı D) Demirciler bir nehri dövmektedir Ucuz bir tarlaya sunulmak üzere E) Başkadır çünkü bu akşam bütün akşamlardan Güneşin vehmi saraylar yaratır camlardan | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:39 am | |
| 17. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır? A) Hikâye ve romanlarının yanı sıra tiyatro, anı, fıkra türünde de yapıt veren Memduh Şevket Esendal’ın en tanınmış kitapları Memleket Hikâyeleri ve Gurbet Hikâyeleri’dir. B) Suut Kemal Yetkin, eleştiri ve deneme türündeki yazılarıyla tanınır; sanat, estetik ve sanat felsefesi onun ilgi alanıdır. C) Türk edebiyatının gerçekçi yazarları arasında yer alan Kemal Tahir, kimi yapıtlarında, konularını Kurtuluş Savaşı yıllarından, Cumhuriyetin ilk dönemlerinden, Osmanlı tarihinden seçerek tarihî roman türünde de yapıtlar vermiştir. D) Attilâ İlhan, değişik çizgilerde, öz ve biçim yönünden farklı şiirler yazmış, toplumcu gerçekçi bir sanatçıdır; barış, özgürlük gibi toplumsal temaların yanı sıra yalnızlık, aşk, ölüm gibi bireysel temaları da işlemiştir. E) Doğu-Batı, madde-ruh ve insan psikolojisi konularını ele alan Peyami Safa, yapıtlarının bir kısmını Server Bedi imzasıyla yayımlamıştır. 18. Türk edebiyatında gezi türünde birçok yapıt vardır. XVI. yüzyılda Doğu Türkçesiyle yazılmış Bâbürnâme I ve yine aynı yüzyılda büyük Türk denizcisi Seydi Ali Reis’in Miratü’l-Memâlik’i gezi türünde yazılmış ilk II yapıtlardandır. Ayrıca Yusuf Ziya Ortaç, Reşat Nuri III Güntekin, Falih Rıfkı Atay, gezi türündeki eserleriy- IV V le tanınmış yazarlarımızdandır. Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. 19. ---- idealist bir şairin iç dünyası ile birlikte orta hâlli bir Türk ailesinin yaşayış tarzı, zevkleri, o devrin basın hayatı başarılı bir biçimde betimlenmiştir. ---- Batılı yaşam tarzına kaymış zengin bir Türk ailesinin hayatı ayrıntılarıyla ele alınmıştır. ---- orta hâlli, fakir Türk aileleriyle sosyetik bir aile tipi ve bu ailelerin yaşam tarzları geniş bir çerçevede işlenmiştir. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir? A) Araba Sevdası’nda – Muhsin Bey’de – Şemsa’da B) Yâdigarlarım’da – Zavallı Kız’da – Karabibik’te C) Handan’da – Yeni Turan’da – Tatarcık’ta D) Hasan Mellah’ta – Hüseyin Fellah’ta – Paris’te Bir Türk’te E) Maî ve Siyah’ta – Aşk-ı Memnû’da – Kırık Hayatlar’da 20. Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim, İnan ki her ne demişsem, görüp de söylemişim Şudur cihanda benim en beğendiğim meslek Sözüm odun gibi olsun, hakikat olsun tek. Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Düz yazıya yaklaşan bir havası vardır. B) Dilin alışılmış kalıpları yıkılmaya çalışılmıştır. C) Somutlamaya başvurulmuştur. D) Uyak ve yineleme, ahengi sağlayan ögelerdendir. E) Gerçekçi sanat anlayışına bağlılığı yansıtır. 2009 - ÖSS / ED-SOS Diğer sayfaya geçiniz. 35 21. Aşağıdaki tabloda X, Y ve Z bitkilerinin yetişebilmesi için gerekli olan sıcaklık, nem ve yağış koşulları verilmiştir. Yıllık ort. sıcaklık (ºC) Nem oranı Yıllık toplam yağış (mm) X bitkisi 10 – 12 Düşük 300 – 400 Y bitkisi 18 – 20 Yüksek 500 – 1000 Z bitkisi 14 – 16 Yüksek 1500 – 2000 I II III Buna göre, X, Y ve Z bitkilerinin ekimi, haritada numaralanmış yerlerden hangilerinde yapılırsa alınacak verim daha yüksek olur? X Y Z A) II I III B) I II III C) III II I D) II III I E) III I II 22. Akdeniz’i Kızıldeniz’e bağlayan Süveyş Kanalı’nın açılmasıyla aşağıdakilerin hangisinde değişme olmamıştır? A) Çevresindeki bitki ve hayvan türlerinde B) Denizlerin seviyelerinde C) Avrupa ile Güney Asya arasındaki deniz yolu mesafesinde D) Bölgedeki gelir kaynaklarında E) Bölgenin jeopolitik öneminde 23. Aşağıda bir ülkenin 1960, 1980 ve 2000 yıllarına ait nüfus piramitleri gösterilmiştir. 60 20 60 20 60 20 1960 1980 2000 Buna göre, bu ülkenin nüfus artış hızını gösteren grafik aşağıdakilerden hangisi olabilir? 1960 1980 2000 A) 1960 1980 2000 C) 1960 1980 2000 B) Yıl Yıl Yıl Nüfus artış hızı ‰ Nüfus artış hızı ‰ Nüfus artış hızı ‰ 1960 1980 2000 D) 1960 1980 2000 | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:40 am | |
| 24. Aşağıdaki grafik Türkiye’de 2003 yılında dış alım ve dış satımın aylara göre dağılımını göstermektedir. 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 O Ş M N M H T A E E K A milyar dolar Dış alım Dış satım Ay Yalnızca bu grafiğe bakarak Türkiye’nin 2003 yılına ait, I. dış ticaret açığı, II. dış ticaret ürünleri, III. ulusal gelir içinde dış ticaretin payı, IV. dış ticaret hacmi özelliklerinden hangilerine ulaşılabilir? A) I ve II B) I ve III C) I ve IV D) II ve IV E) III ve IV 25. Türkiye’nin ulaşımla ilgili aşağıdaki özelliklerinden hangisi coğrafi konumunun bir sonucudur? A) Dağ sıralarını vadiler boyunca aşan demir yollarının, doğu-batı doğrultusunda uzanması B) Kesintisiz uzanan dağ sıralarının hava limanlarının yapılmasını zorlaştırması C) Kıyı kesimlerle iç kesimler arasındaki ulaşımın bazı doğal geçitlerden sağlanması D) Bazı ülkelerin mallarının transit taşımacılığına olanak sağlaması E) Birçok doğal liman, koy ve körfezin bulunması 26. Aşağıda aynı bölgenin 1950 ve 2000 yıllarına ait arazi kullanım haritaları gösterilmiştir. Akarsu Kentsel atık Ormanlık arazi Yer altı akışına alınmış akarsu Tarım alanı Yerleşim alanı Endüstri kuruluşları 2000 K 1950 Buna göre, elli yıllık sürede, arazi kullanımıyla ilgili aşağıda verilen değişimlerden hangisinin çevre sorununa yol açmış olması beklenmez? A) Ormanlık alanların daralması B) Yerleşim alanları ile endüstri kuruluşlarının bir arada bulunması C) Tarım alanlarının yerleşime açılması D) Kentsel atıkların yerleşim alanı yakınlarında depolanması E) Kent yakınında tarımsal etkinliklerin yapılması 27. Bir ülkenin gelişmişlik düzeyi hakkında, I. çalışan nüfusun sektörlere dağılışı, II. toplam nüfus, III. nüfus yoğunluğu, IV. kişi başına düşen ulusal gelir verilerinden hangilerine dayanarak yorum yapılamaz? A) I ve II B) I ve III C) II ve III D) II ve IV E) III ve IV 2009 - ÖSS / ED-SOS Diğer sayfaya geçiniz. 37 28. Ham maddenin varlığı, bir endüstri kolunun kurulması ve gelişmesi için önemli bir etkendir. Buna göre, bir yerde, I. yünlü dokuma, II. süt, III. şeker, IV. et endüstrilerinden hangilerinin, büyükbaş hayvancılığa bağlı olarak gelişmesi beklenmez? A) I ve II B) I ve III C) I ve IV D) II ve III E) II ve IV 29. Volkanizma, deprem, sel, taşkın, heyelan, çığ gibi doğa olayları insan etkinliklerinden bağımsız olarak gerçekleşir. Doğa olaylarının etkisinin büyük ya da küçük olması, olayın gerçekleşme şiddetine, oluştuğu çevrenin özelliklerine bağlıdır. Bir doğa olayı, kısa sürede yol açtığı can ve mal kaybı sonucunda afete dönüşür. Buna göre, aşağıdakilerin hangisindeki doğa olayı afet olarak nitelendirilemez? A) Türkiye’de meydana gelen şiddetli depremler B) Bangladeş’te meydana gelen akarsu taşkınları C) Amerika Birleşik Devletleri’nin güneydoğu kıyılarında etkili olan kasırgalar D) Güneydoğu Asya ülkelerini etkileyen tsunamiler E) Antarktika Kıtası’nda eriyen buzullar 30. Ay’ın ve Güneş’in çekim etkisiyle okyanus ve deniz sularının gün içerisinde periyodik olarak yükselmesi ve alçalması olayına gelgit denir. Yükselme ve alçalma arasındaki yükseklik farkı, yani gelgit genliği, iç deniz kıyılarına oranla okyanus ve kenar deniz kıyılarında çok daha fazladır. Günümüzde gelgitteki potansiyel enerjiyle elektrik enerjisi üretilebilmektedir. Gelgit genliği arttıkça bu enerjiden elde edilebilecek elektrik enerjisi miktarı da artmaktadır. Buna göre, aşağıdaki yerlerden hangisinde kurulacak gelgit enerjisi santrallerinde daha fazla elektrik üretilmesi beklenir? A) Fransa’nın Manş Denizi kıyılarında B) İtalya’nın Adriya Denizi kıyılarında C) Danimarka’nın Baltık Denizi kıyılarında D) Türkiye’nin Ege Denizi kıyılarında E) Yunanistan’ın Akdeniz kıyılarında EDEBİYAT–SOSYAL BİLİMLER TESTİ BİTTİ. | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:48 am | |
| SOSYAL BİLİMLER–2 TESTİ (Sos–2) 1. Bu testte sırasıyla, Tarih (1–13) Coğrafya (14–18) Psikoloji (19–22) Sosyoloji (23–26) Mantık (27–30) alanlarına ait 30 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Sosyal Bilimler–2 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. Diğer sayfaya geçiniz. 38 1. • Altaylarda Pazırık kurganlarında bulunan halı • Kazakistan’da Alma Ata şehri yakınlarındaki Esik kurganındaki altın elbiseli adam zırhı Yukarıdaki buluntular aşağıdakilerden hangisine aittir? A) Tabgaçlar B) Göktürkler C) Uygurlar D) Hunlar E) Kırgızlar 2. Aşağıdaki gelişmelerin hangisinde Karlukların etkisi vardır? A) Avrupa’da kurulan Avar Devleti’nin yıkılmasında B) Çin’in Orta Asya’ya egemen olmasında C) İstanbul’un Sasanilerle birlikte kuşatılmasında D) Hun Devleti’nin ikiye ayrılmasında E) Talas Savaşı’nı Müslümanların kazanmasında 3. I. Utbî II. Yusuf Has Hacip III. Farabi İlk Türk-İslam Devletleri Döneminde yetişen yukarıdaki bilim adamlarından hangilerinin İslam ve Avrupa medeniyetinin gelişmesinde eserleriyle katkıları olmuştur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) I, II ve III 4. XIII. yüzyılda Moğol İmparatorluğu’nun kurulup batı yönünde ilerlemesi ve Oğuzların kalabalık gruplar hâlinde Anadolu’ya gelip yerleşmeleri aşağıdakilerin hangisinde etkili olmuştur? A) Anadolu’nun Türkleşmesinin hızlanmasında B) Anadolu’da Selçuklu Devleti’nin kurulmasında C) Büyük Selçuklu Devleti’nin parçalanmasında D) Haçlıların Anadolu’ya gelmesinde E) Malazgirt Savaşı’nın kazanılmasında 5. I. Tötö Kanalı II. Don-Volga Kanalı III. Korint Kanalı Osmanlı Devleti, Rusya’nın Türk-İslam ülkelerine yayılmasını önlemek ve Türk dünyasıyla doğrudan ilişki kurmak için yukarıdakilerden hangileriyle ilgili proje yapmıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 6. XVII. yüzyılda, şehzadelerin sancağa çıkma usulünün kaldırılmasıyla şehzadeler, I. askerî, II. idari, III. siyasi alanların hangilerinde deneyim kazanma olanaklarını kaybetmiştir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III 2009 - ÖSS / SOS-2 Diğer sayfaya geçiniz. 39 7. Osmanlı Devleti’nde “kalemiye” meslek grubunu aşağıdaki devlet görevlilerinden hangileri oluşturmaktaydı? A) Sadrazam ve vezirler B) Beylerbeyi ve sancak beyleri C) Nişancı ve defterdarlar D) Subaşılar ve kale koruyucuları E) Kadılar ve müderrisler 8. I. Rusya II. İtalya III. Fransa Yukarıdakilerden hangileri, XVIII. yüzyılda kendi çıkarları doğrultusunda Osmanlı Devleti’ne baskı yapan devletler arasındadır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III 9. Osmanlı Devleti’nin ekonomisinin dışa bağımlı hâle gelmesinde aşağıdakilerden hangisinin etkisi yoktur? A) Âyanların nüfuzunun artmasının B) Küçük sanayi atölyelerinin kapanmasının C) Düyun-ı Umumiye İdaresinin kurulmasının D) Avrupa devletlerine ayrıcalıklar tanınmasının E) Avrupa sanayi ürünlerinin her yerde serbestçe satılmasının 10. I. Mısır’ın Süveyş Kanalı’nı millîleştirmesi II. İsrail Devleti’nin kurulması III. İngilizlerin Filistin’den çekilmesi XX. yüzyılda Orta Doğu’da görülen yukarıdaki gelişmelerden hangilerini Arap milliyetçileri tepkiyle karşılamıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 11. Türkiye, 24 Ekim 1945 tarihinde Birleşmiş Milletlere üye olmuş ve Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada barış” ilkesi doğrultusunda Birleşmiş Milletlerin aldığı kararlara uymuştur. Aşağıdakilerden hangisi, Türkiye’nin Birleşmiş Milletlerin kararına uyarak asker gönderdiği ülkelerden biri değildir? A) Afganistan B) Somali C) Kore D) Bosna Hersek E) Vietnam 12. I. Üye devletlerin ekonomi politikalarını giderek birbirlerine yaklaştırmak II. Üye devletler arasında, siyasi birliği sağlanmış bir Avrupa devleti meydana getirmek III. Karadeniz’de kıyısı olan devletler arasında iş birliği sağlamak Yukarıdakilerden hangileri, Avrupa Birliğinin amaçları arasındadır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) II ve III E) I, II ve III 13. I. 1924 Anayasası II. 1961 Anayasası III. 1982 Anayasası Türkiye Cumhuriyeti’nde yukarıdaki anayasalardan hangileri halkoyuna sunulmuştur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) II ve III E) I, II ve III | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:49 am | |
| 14. 1990 yılı verilerine göre, Türkiye’de nüfusun ikiye katlanma süresi 33 yılken bu süre Japonya’da 100, Fransa’da 151 yıldır. Bu durum, Türkiye’de aşağıdakilerden hangisinin bu ülkelerden daha fazla olduğunun göstergesidir? A) Eğitim düzeyinin B) Genç nüfus oranının C) Kentsel nüfusun D) Sağlık hizmetlerinin E) Ortalama yaşam süresinin 15. Dünyada küresel ticaretin büyük bir kısmı Kuzey Amerika, Batı Avrupa, Orta Doğu, Doğu ve Güneydoğu Asya ülkelerinde yoğunlaşmıştır. Aşağıdakilerden hangisinin bu yoğunluğun nedeni olduğu savunulamaz? A) Yatırım ve üretimin fazla olması B) Büyük pazarların buralarda toplanması C) Yer altı ve yer üstü kaynaklarının zengin olması D) Ulaşım olanaklarının çeşitli olması E) Nüfus artış hızının yüksek olması 16. Avrupa’daki birçok ülkenin topraklarından geçen Tuna Nehri bu ülkeler arasında su sorunu oluşturmazken Nil, Dicle, Fırat gibi bazı nehirlerin geçtikleri ülkeler arasında zaman zaman su sorunu yaşanabilmektedir. Bu durum, bu akarsuların aşağıdakilerin hangisi bakımından farklı olmalarının sonucudur? A) Uzunluk B) Kol sayısı C) Geçtikleri ülke sayısı D) Bulundukları iklim bölgesi E) Oluşturdukları delta ovası 17. Aşağıdaki grafikte dünyadaki petrol rezervleri ve petrol tüketiminin altı bölgeye göre dağılış oranları gösterilmiştir. 0 10 20 30 40 50 60 70 I II III IV V VI % Rezerv Tüketim Bölge Bu grafikteki bilgilere dayanarak aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşılamaz? A) V. bölgenin rezervi diğer bölgelerin toplamından fazladır. B) En fazla tüketim I. bölgeye aittir. C) V. ve VI. bölgelerin toplam tüketim oranı, III. bölgeden fazladır. D) III. ve IV. bölgelerin tüketim oranları birbirine eşittir. E) II. bölgenin tüketim ve rezervi, VI. bölgeden fazladır. 18. Son yıllarda, Türkiye’deki turizm etkinlikleri arasında rafting, yamaç paraşütü, mağaracılık ve dağcılık gibi alternatif sporların önemli yer tutmasında aşağıdakilerden hangisinin rolünün daha fazla olduğu söylenebilir? A) Yer şekillerinin çok çeşitli olması B) Yerel kültür özelliklerinin tanıtımının yapılması C) Turistik tesis sayısının yeterli olması D) Kıyı uzunluğunun fazla olması E) Deniz turizmine elverişli sürenin uzun olması 2009 - ÖSS / SOS-2 Diğer sayfaya geçiniz. 41 19. Ünlü bir tiyatro oyuncusu, oyundan sonra seyircilerin coşkuyla ismini haykırması üzerine, yanındaki arkadaşına dönerek: “Ben doğmadan önce soyadım vardı, doğumumla ismimi eklediler önüne, gördüğün gibi şimdi saygı duyulan bir adım var. İşte onu ben var ettim.” der. Bu tiyatrocunun kendisiyle ilgili söyledikleri, aşağıdaki yaklaşımlardan hangisinin görüşlerine örnek oluşturur? A) Davranışsal B) Psikodinamik C) Hümanistik D) Bilişsel E) Biyolojik 20. Okumayı yeni öğrenen bir ilköğretim öğrencisi, evde gördüğü elektrik faturasını okur. Bunu annesine, anneannesine, halasına okutmak ister. Hepsi sonra okuruz der. Son olarak dedesine okutmayı dener, o da sonra okurum deyince, çocuk: “Ama bugün okumalısınız, son okuma tarihi bugün.” der. Çocuğun “son okuma tarihi” yazısını büyüklerinden farklı algılayışı aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir? A) İçinde bulunduğu fiziksel ortamla B) Gereksinimleriyle C) Duygusal hazır bulunuşuyla D) Sahip olduğu bilgilerle E) Yeniliklere açık olabilmesiyle 21. İş yerinde çalıştığı kata asansörle çıkmaya başlayan Ali, bir gün asansörün kapısında “bir hafta süreyle bakımda” yazısını görür. Asansörün artık çalışmayacak olduğunu bildiği hâlde ertesi gün yine asansörün kapısına yönelir, aynı yazıyı görüp geri döner. Bu durum birkaç gün devam ettikten sonra Ali artık asansöre yönelmeden merdivenlerden çıkmaya başlar. Bu parça koşullanmayla ilgili, I. sönme, II. kendiliğinden geri gelme, III. uyarıcı genellemesi kavramlarından hangilerine örnek oluşturur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) II ve III E) I, II ve III 22. Okullar arası bilgi yarışması yapılacağını söyleyen öğretmen, istekli öğrenciler arasından bir grup oluşturur. Yarışma öncesinde birbirlerini rakip olarak gören, birbirleriyle pek de anlaşamayan bu öğrenciler, yarışmaya hazırlık sürecinde inanılmaz bir uyum ve çalışma sergileyerek öğretmenlerini bile şaşırtırlar. Bu parça aşağıdaki yargılardan hangisini destekler? A) Grup başarısı için bireylerin itaatkâr olması gerekir. B) Sosyal etki, bireyi uyma davranışına zorlar. C) İyi bir lider güçlü bir grup oluşturur. D) Sosyal etki, grupta söz birliği olmasına bağlıdır. E) Ödüle ulaşma isteği grup içi dayanışmayı artırır. 2009 - ÖSS / SOS-2 Diğer sayfaya geçiniz. 42 23. Televizyondaki bir programa, hem başarılı ameliyatlar gerçekleştiren hem de operada aryaları çok güzel söyleyen biri konuktu. Programda, opera dünyasında edindiği saygın yeri vurgulanmasına karşın program boyunca ona doktor olarak hitap edildi. Bu parçada belirtilenler aşağıdaki yargılardan hangisini destekler? A) Rol çatışmaları bazen bireyi başarıya götürür. B) İkincil ilişkiler statülere göre düzenlenir. C) Açık olmayan roller bireyde rol çatışmasına neden olur. D) Bireyin anahtar statüsünü toplum belirler. E) Kazanılan statü doğuştan getirilen statüden daha önemlidir. 24. Nasrettin Hoca, yetiştiği toplumun zekâsını, duyarlılığını yansıtır. O ne denli halkının dili, düşüncesi, söylem gücü olmuşsa halk da onun dilini, düşüncesini, söylem gücünü beslemiştir. Bu bağlamda Nasrettin Hoca söylemleriyle tek bir kişi değil, halk yaratıcılığından doğmuş bir düşünce imecesidir. Nasrettin Hoca fıkraları Hoca’nın yaşadığı yıllarda yüz, bilemedin iki yüz kadarken bu sayının günümüzde bini aşması bu düşünsel imecenin göstergesidir. Bu parça aşağıdaki yargılardan hangisine örnek oluşturur? A) Birey toplumsal hayatın ürünüdür. B) Kültür, bir toplumun ortak mirasıdır. C) Kültür, bireylerin sosyal ihtiyaçlarını karşılar. D) Ortak kültür sosyal dayanışmayı güçlendirir. E) Kültür, yeni kuşaklara dil aracılığıyla aktarılır. 25. Doğu Sibirya’da yaşayan Evenlerin en önemli geçim kaynağı avcılıktır. Hayvanların eti yiyecek, derisi giyecek olarak, boynuzları da çeşitli süs eşyası ya da aletlerin yapımında kullanılır. Ancak gelenekler avlanmada bazı sınırlamalar getirir. Örneğin, yavrulu dişi hayvanların avlanması yasak, ihtiyaçtan fazla hayvan avlamak ise büyük günah sayılmaktadır. Çünkü onların inançlarına göre, avlanan hayvan avcının mülkü değil, av ruhunun hediyesidir. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılamaz? A) Ekonomik koşullar kültürü şekillendirir. B) Toplumsal kurumlar birbirini etkiler. C) Az gelişmiş toplumlarda yüz yüze ilişkiler yoğundur. D) Yaşanılan coğrafya üretim biçimini belirler. E) Toplumsal kontrol üretimin devamını sağlar. 26. Ankara, başkent ilan edilme kararının alınmasıyla bir anlamda Cumhuriyet’in yeni kurumlarını, dünya görüşünü, yaşam biçimini ülkeye yayma işlevini de üstlenmiştir. Ankara, bir yandan ilk modern kent planına, ilk yapı kooperatifine, ilk kamu konutlarına, ilk yaya bölgesine öncülük etmiş, bir yandan da ilk düzensiz kentleşmeye, ilk gecekondulaşmaya ev sahipliği yapmıştır. Bu parça aşağıdakilerden hangisine örnek oluşturur? A) Kentlerin varlığının sanayileşmenin göstergesi olduğuna B) Serbest toplumsal değişmenin kültürel gecikmeye yol açtığına C) Değişimin, kırsaldan kentlere doğru olması gerektiğine D) Toplumsal kurumların değişme hızının aynı olmayacağına E) Toplumsal dönüşümün her zaman istenen yönde olmayacağına | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:49 am | |
| 27. I. Tanımlanan, tanımlayan olarak tanımda yer almamalıdır. II. Bir şey kendisinden açık olmayan başka bir şeyle tanımlanmamalıdır. III. Tanım, tanımı yapılanın bütün bireylerini içermeli, o sınıfa dahil olmayanları dışta bırakmalıdır. “İnsan, ahlaki bir varlıktır.” tanımının yetersiz olması yukarıdaki tanım koşullarından hangileriyle açıklanabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 28. Üst karşıt Alt karşıt Tümel olumlu Tikel olumlu Tümel olumsuz Tikel olumsuz Yukarıda verilen karşı olma karesine göre aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Çelişik önermelerden biri doğruysa diğeri kesinlikle yanlıştır. B) Altık önermelerden tümel olumlu doğruysa tikel olumlu da doğrudur. C) Alt karşıt önermelerden tikel olumlu yanlışsa tikel olumsuz da yanlıştır. D) Altık önermelerden tümel olumsuz doğruysa tikel olumsuz da doğrudur. E) Üst karşıt önermelerden biri doğruysa diğeri yanlıştır. 29. Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? A) “ ∃xFx ” bir genel önermedir. B) “x bir sayıdır.” açık önermedir. C) “ p⇒ q ” koşullu sembolik önermedir. D) “∀xFx ∧Fa ” önermesi tümel önermedir. E) “p” önermesi basit sembolik önermedir. 30. p ∧ q , p⇒ q ∴ p ∨ q çıkarımının geçerliliğini denetleyen çözümleyici çizelge aşağıdakilerden hangisidir? A) B) C) 1. 2. ~(p q ) ön ~( p ⇒ q )~ ön ~ sn pq 1. q p ~ 2. p q D) 2. 1. p q sn q p 1. 3. ~ 2. 3. p q ~( p q ) ~ ön ~( p ⇒ q ) ~ ön ~p ~q E) ( p q ) 2. ~(p q ) p ~ sn q 1. q p ~ 2. 1. ~ p ⇒ q ön ~ ~ ön ~ ~ ~ ( ) 1. p q ön p ⇒ q 2.~ (p q ) ön ~ sn q p 1. q p ~ 2. ~ 1. p q ön 2. p ⇒ q p q sn p 2. ~ q 1. q p ~ ( ) ~ ön SOSYAL BİLİMLER–2 TESTİ BİTTİ. | |
| | | ^^obicham_te^^ Bayan Smod
Mesaj Sayısı : 586 1205 Rep : 110 Yaş : 33 Nerden : Tekirdağ
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 4:59 am | |
| mat-2 ve fen-2 soruları gösterilemiyor çünkü grafik ve rakamlar yazılamıyor | |
| | | ***mahmut*** Admin
Mesaj Sayısı : 220 577 Rep : 22 Yaş : 33 Nerden : Masal Diyarından
| Subject: Re: 2009 Öss Soruları ve Cevapları Mon Jun 15, 2009 2:25 pm | |
| Önceki sınavlara hiç benzemeyen çok değişik bir sınav stili olmuş bu sefer. Çok kafa bulandırıcı bir sözel kısım sözelden aşağı kalmayacak derecede işlemsiz bir matematik 1 , öss birincilerinin bile fullleyemeyeceği bir matematik 2 olmuş edebiyat bölümü ise hiç çıkmayacak dediğim yerlerden sorulmuş bana göre çok ama çok değişik bir sınavdı çözdüğümüz denemelerle alakası bile yoktu bu ülkede ya dersaneler birşey öğretemiyor ya da ösym bir dikiş tutturamıyor yazık bu genç nufusa harcanmamalı böyle... | |
| | | | 2009 Öss Soruları ve Cevapları | |
|
Similar topics | |
|
| Permissions in this forum: | You cannot reply to topics in this forum
| |
| |
| Powered By PhpBB © 2009-2010 www.sanal-turk.com Günbatımı Theme By ●●мαнмυт●● •Bu Sitedeki Tüm Görseller Orjinaldir. Yazılı, görsel, herhangi bir malzeme izinsiz kullanılamaz • | |
|
|